CALL OF DUTY

Infinity Ward firması belki de ismini ilk defa duyacağımız bir firma. Ama elinden çıkan iş ise gerçekten takdire şayan! Activision ile olan güç birliğini kullanıp nasıl dünya standartlarının üstünde bir oyun yapılabileceğini bize gösterdi. O yüzden daha yazımın başında başarılarını övmek istedim. Her ne kadar Call of Duty, piyasada “Medal of Honor`ın yenisi çıkmış!” gibi hatırlansa da oyunun II. Dünya Savaşı`nı konu edinmesi dışında hiçbir benzerliğinin olmadığını söyleyebilirim. Çünkü Call of Duty atmosfer açısından pek çok II. Dünya Savaşı konulu oyunu geride bıraktığı bir gerçek. Nedeni daha çok uluslu (Amerika, İngiltere, Rusya) olmasından, grafiklerine varıncaya kadar pek çok şeye dayanıyor. Ama oyunda bizi çeken ve bir çırpıda bitirmemizi (oyunun size kısa gelmesi sizi yanıltmasın) sağlayan bir his var. İşte o hissi yakaladığınızda gerçek zevkine ulaşabiliyorsunuz. Bu konuda hiç zorlanmayacağınızdan eminim.

Oyunda kullanılan menü sistemi oldukça basit düzeyde. Sade hazırlanmış arka planlar sıkıcılıktan çok anlaşılabilirliğe yol açıyor. Zaten menüyü çözmeye ayıracağımız zamanı oyunu çözmeye ayırmamız en mantıklısı… Ayarlar menüsünde de farklı bir yol izlenip ince ayar ve performans seçeneklerinin yanına optimum seçeneği de eklenmiş. Böylece siz fazla uğraşmadan oyun sizin için en iyiyi seçip vakit kazandırıyor. Ekran kartınıza göre de bazı özellikleri açılsa da kullanılamaz olduğunu fark edeceksiniz. Bunun normal olduğunu söylemeliyim. (Yeri gelmişken oyunun ATI ekran kartlarında çalışmadığı söyleniyor. Bazı arkadaşlar bu problemi sürücüyü mesela Catalyst 3.7`ye değiştirerek çözmüş. Bence denemeye değer!) Bölüm arası geçişlerde ise tek problemim yeterince açık olmayan brifingler oldu. Hatta bazı bölümlerde hiç olmayan brifingler!.. Tamam oyuna girince üssünüz size yapmanız gerekeni söylüyor ama anlayabilen kim? Ayrıca Rusların tarafında geçen bölümlere başlarken ekranda çıkan rozet dışında (bir de yarım yamalak İngilizce konuşmaları) farklı bir tarafta oynadığımı fark edemedim. Biraz daha açıklık biraz daha çarpıcılık zarar getirmezdi diye düşünüyorum…

Oyuna başladığımızda bir asker gibi eğitimden geçiriliyorsunuz (İsteseniz de istemeseniz de!). Ardından ilk hava indirmesiyle savaşın içine giriyorsunuz. İlk birkaç dakika size biraz sönük gelebilir ama sizin kuracağınız radyo anteniyle yapılacak hava indirmesi sonunda işlerin iyice kızışması sizi sevindireceğine eminim. Oyun daha öncede belirttiğim gibi Amerika, İngiltere ve Rusya askerleri tarafından yapılan önemli çatışmalar ve görevlerden oluşuyor. Bunları sırasıyla oynayıp Berlin`e yapılan kuşatmayla oyunu bitiriyorsunuz. Birebir çatışmalar, suikast ve bombalama görevleri oldukça geniş bir yelpaze oluşturuyor. Ayrıca Rus tarafında geçen bölümlere başladığımız bir Stalingrad çıkartması var ki Medal of Honor`daki Omaha`yı size unutturabilir. Çünkü burada Stalin`in “Geri adım atmak yok!” emrini uygulayan ve geri döndüğünüzde veya kaçmaya çalıştığınızda size ateş eden üsleriniz var. Bence bu savaşın önemli bir psikolojik boyutunu ve ürkütücü gerçeğini ortaya koyuyor. Oyunun malum bir senaryo üzerinden oynanması onu FPS`den RPG`ye doğru yaklaştırıyor. Nihayetinde ortada yazılı bir tarih ve yapılması gereken görevler var. Ama yine de zaman zaman çatışmaların bir FPS tarzında geçtiğini söylemeliyim. Tabi bu tür oyunlarda birinci derecede dikkat edilmesi gereken hususun yapay zeka olduğunu söylememe gerek yok. Ne de olsa büyük bir çatışmanın ortasında salakça etrafta dolaşan arkadaş istemezsiniz (düşmanlar için aynı şeyi düşüneceğinizi sanmıyorum:)). Oyun bu açıdan beklentilerimizi karşılayabilir ama fazlasını vereceğini sanmıyorum. Bazen askerlerin takılıp kalması ve düşmanların sizi görememesi problem oluşturabiliyor. Gördüğü zaman da saldıracak mı yoksa kaçacak mı düşüncesi ve hareketi sizi çıldırtıyor. Ama yine de en makul çözümü getirebildiklerini söyleyebilirim. Oyunda bir takım yinelemelerin kullanılması bir dezavantaj gibi görünse de tarihi konu alan ve bir senaryoya bağlı oyunlarda bunun bir çıkmaz olduğunu unutmamalıyız. Çok daha gelişmiş bir yapay zeka bulunana kadar bu tür yinelemelere alışmalıyız.

Call of Duty Sistem Gereksinimleri

* 100% DirectX 9.0b uyumlu 32 MB ekran kartı
* Windows 2000/XP için Pentium 3 700 MHz veya Athlon 700 MHz işlemci veya daha yüksek
* 128 MB RAM
* 1.4GB boş disk alanı ( Windows 98/ME için ek 400 MB alan,Windows 2000/XP için 600 MB ek alan)











0 yorum:

Yorum Gönder

1 9