Oyun vardır, bir de "Oyun" vardır. Kimi yapımlar bazılarının beğenisini toplarken, kimi yapımlar birçoklarının. Bir de öyle oyunlar vardır ki en oynamıyorum diyen bile, merak etmiyorum diyen bile bir şekilde onlar hakkında bilgiye sahip olur. Basılı yayınlar yoluyla, internet yoluyla ya da ufak bir arkadaş muhabbet esnasında... Hiç fark etmez zira Battlefield gibi bir isime kulaklarınızı kapatamazsınız. Duyma probleminiz olmadığı sürece onun hakkında sürekli bir şeyler gelecek kulağınıza ve siz de biliyorsunuz ki bu yazıyı okurken, hiçbir şey duymadıysanız bile onu varlığından haberdardınız. Evet, Battlefield serisi uzun yıllardır aramızda ama onu bu kadar müthiş yapan, bu kadar reklam markası olmasını sağlayan esas değişiklik,modern zamanlara attığı adım ile geldi.Oyun vardır, bir de "Oyun" vardır. Kimi yapımlar bazılarının beğenisini toplarken, kimi yapımlar birçoklarının. Bir de öyle oyunlar vardır ki en oynamıyorum diyen bile, merak etmiyorum diyen bile bir şekilde onlar hakkında bilgiye sahip olur. Basılı yayınlar yoluyla, internet yoluyla ya da ufak bir arkadaş muhabbet esnasında... Hiç fark etmez zira Battlefield gibi bir isime kulaklarınızı kapatamazsınız. Duyma probleminiz olmadığı sürece onun hakkında sürekli bir şeyler gelecek kulağınıza ve siz de biliyorsunuz ki bu yazıyı okurken, hiçbir şey duymadıysanız bile onu varlığından haberdardınız. Evet, Battlefield serisi uzun yıllardır aramızda ama onu bu kadar müthiş yapan, bu kadar reklam markası olmasını sağlayan esas değişiklik,modern zamanlara attığı adım ile geldi.
Günümüze kadar birçok oyunda kanun adamlarına karşı savaştık, onlardan kaçabilmenin yollarını aradık. Şüphesiz ki işin içinde araba varsa kovalama sahnesi de kaçınılmaz oldu. Need for Speed: Rivals, açık dünya bir haritada bu heyecanı yaşatmaya davet ediyor. Ayrıca isterseniz, polis arabasında direksiyon arkasına geçmenize izin veriyor. Yeni nesil konsolların gücüyle birleşince ise ortaya harika grafikler çıktığını hemen belirtelim.Need for Speed serisinin yeni üyesi Rivals için melez bir oyun diyebiliriz. Hot Pursuit'in polis-yarışçı oyun sistemi ile Most Wanted'ın açık dünyasını birleştiriyor. Polislerden kaçarken oyuncunun kendisini özgür hissetmesi, oyun için artı puan olmuş.
NFS: Rivals, Redview adındaki hayali bir ülkede geçiyor. Redview'da karlı dağlık alanlardan tutun da kurak çöllere, sahil kenarlarına kadar birçok farklı atmosferi yakalayabileceğiniz yerler bulunmaktadır. Most Wanted'a göre kıyasladığımız zaman ise bu değişimin gerçekten iyi geldiğini anlayacaksınız.
Oyunun genel mekanizması açık dünya harita üzerinde görevler alarak ilerliyor. Most Wanted'daki polislerden saklanmak, atlatmak tarzındaki oyun stili yerine, Hot Pursuit'teki hız sınırlarını zorlamaya dayalı olduğunu söyleyebiliriz. Haritaya dağıltılmış bir şekilde bekleyen normal yarış ve zamana karşı yarışlara girerek Redview'ın yollarını keşfedebilirsiniz.
İşletim Sistemi: Windows XP, Windows Vista (SP2), Windows 7
İşlemci: Intel 2.4 GHz Core 2 Duo, AMD 2.6 GHz Athlon X2
RAM: 4 GB
HDD: 30 GB
Ekran Kartı: AMD Radeon 3870 512Mb veya üstü, NVIDIA GeForce 8800 GT 512 Mb veya üstü, Intel HD 4000 integrated 512Mb veya üstü
Merakla beklenen Call Of Duty Ghost oyunu nihayet çıktı. Oyun FPS tarzında fakat içine aksiyon-macerayı da katabiliriz. Senelerdir devam eden seri artık çok tutuldu. Her çıktığı günden itibaren dünyada satış rekorları kırmaya devam ediyor. Call Of Duty Ghost oyununu oynamak için sistem gereksinimlerini duyunca şaşırabilirsiniz. Gerçekten çoğu kişinin indirip oynayabileceği bir oyun değil.Oyun her zamanki gibi tüm beklentileri karşıladı oyuncularına muhteşem grafikler ve muhteşem ötesi savaşlar sunuyor...
İşletim Sistemi: Windows 7 64-Bit / Windows 8 64-Bit
İşlemci: Intel ® Core ™ 2 Duo E8200 2.66 GHZ / AMD Phenom ™ X3 8750 2.4 GHZ veya daha iyi
Ram: 6 GB RAM
Video: NVIDIA ® GeForce ™ GTS 450 / ATI ® Radeon ™ HD 5870 veya daha iyi
DirectX ®: DirectX ® 11
Sabit Disk: 40 GB alan
Ek Notlar:Windows XP ve Vista Desteklemez.Ayrıca Windows 7 32 Bit ve Windows 8 32 Bit’te de çalışmaz,64 Bitlerde çalışır sadece.
İşlemci: Intel ® Core ™ 2 Duo E8200 2.66 GHZ / AMD Phenom ™ X3 8750 2.4 GHZ veya daha iyi
Ram: 6 GB RAM
Video: NVIDIA ® GeForce ™ GTS 450 / ATI ® Radeon ™ HD 5870 veya daha iyi
DirectX ®: DirectX ® 11
Sabit Disk: 40 GB alan
Ek Notlar:Windows XP ve Vista Desteklemez.Ayrıca Windows 7 32 Bit ve Windows 8 32 Bit’te de çalışmaz,64 Bitlerde çalışır sadece.
Tüm oyuncular olarak NBA 2K14′ten beklentinin pek fazla olduğunu söyleyebiliriz. Tam anlamıyla güzel bir oyun beklenirken bu sefer FIFA ve PES serilerinden daha kaliteli bir yapımla karşılaşmayı umuyoruz. Hatta bu sefer oyunda Türk takımları da yer alacak. Turkish Airlines Euroleague’in gelmesiyle birlikte birkaç Türk takımını oyun içinde görebileceğiz, ama tabi NBA ligine katamıyoruz. Yine de güzel bir Avrupa Şampiyonası fazla zevkli olabilir. Sözlerimizi daha fazla uzatmadan NBA 2K14 gameplay videosunu sizlere sunalım, bol keyifli seyirler diliyoruz.
Capcom oyun dünyasının dev firmalarından biri olmasının yanı sıra aldığı ilginç kararlarıyla da kendinden en çok söz ettiren firmalarından birisi. Efsaneleştirdiği serileri kadar bu serileri aldığı garip kararlarla basitleştirmesiyle de ünlü bir firma. İşte yine bu iki durumun ortasında kalmış bir yapım ile daha karşı karşıyayız. Lost Planet 3. Elbette şu bir gerçek ki Lost Planet serisi hiçbir zaman “efsane” kategorisine giremeyecek bir yapım. Bunun en büyük nedeni ise Capcom’un aldığı kararlar. Yani efsane olabilecek bir seri nasıl olur da sıradanlaştırılır diye sorulacak olsa cevap bakınız Lost Planet olacaktır. Tüm bu kanılara nasıl varıldığının cevapları bir önceki oyunlar ve az sonra okuyacağınız satırlarda saklı…Serinin daha önceki yapımlarını oynamış olan oyun severler az çok nasıl bir hikaye ve oynanışla karşılaşacaklarını tahmin edebilirler. Daha önceki oyunlardaki temel dinamikler Lost Planet 3’te de aynen korunmuş ancak oynanış açısından “büyük” bir sürpriz bizleri bekliyor. Hikaye kısmına öncelikle değinmek gerekirse oldukça klasikleşmiş ve bir çok oyunda sıklıkla karşımıza çıkmış bir hikaye söz konusu. Oyunumuz EDN III isimli buzlarla kaplı bir gezegende geçiyor. Bu gezegen yapı olarak oldukça büyük olmasına rağmen işlevsellik bakımından bir o kadar sıkıcı ve boş geliyor. Ana kahramanımız ise gayet sıradan olduğu kadarıyla ilgi çekici birisi, ismi Jim Peyton. Kendi halinde takılan bir işçi görünümündeki bu kahramanımız karşılaştığı garipliklerin üzerine gidebilecek kadar da cesur. Tabi bu cesareti kendisini hiç ummadığı tuhaf olayların içerisine çekmeye yetiyor.
Hikaye ve kurgudaki bu başarı az önce de belirttiğim gibi oynanış ve atmosferle bozuluyor. Girişte bahsettiğim büyük sürpriz oyunun en başarılı bir diğer yönü olabilecekken, hikayenin kötü işlenmesi ile aynı kaderi yaşıyor. Evet en büyük sürpriz RIG adındaki devasa makinemiz. Bu makine adete mech savaşlarını andıran dev robotları andırıyor. Normalde amacı kazı yapmak, objeleri kaldırmak ve engelleri yok etmek olarak tasarlanmış olan bu aletler kahramanımızın kontrolünde yakın mesafe dövüş aracına ve adete bir yok ediciye dönüşüyor. İçerisine bindiğimizde bir eliyle deliciyi çalıştırıp akridleri yok etmek bir eliyle de buz kütlelerini parçalamak çok keyifli.
